Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü Sn. Prof. Dr. Osman Selçuk ALDEMİR'in Malgaç Baskının 100. Yıl mesajı yazısı...
Malgaç Baskını Şanlı Bir Yolun İlk Adımıdır
demirci mehmet efe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
demirci mehmet efe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
DEMİRCİ MEHMET EFE FOTOĞRAFI / EFELER HAKKINDA BİLGİLER / AYDIN BÜYÜKŞEHİR VE İLÇELERİ
DEMİRCİ MEHMET EFE FOTOĞRAFI
Demirci Mehmet Efe; Merhum Celal Bayar'a 30.11.1933 tarihinde gönderdiği fotoğrafı. '' Pek Muhterem Mahmut Celal beyefendiye, 30.11.1933
"TC Çağrı PALA" tarafından Facebook sayfamıza eklenmiştir.
Sizlerde Efelerimiz ile ilgili eski Efe fotoğraflarını sayfamızda paylaşabilirsiniz.
Söz Sizde
-Sizlerinde mutlaka Demirci Mehmet Efe için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
Demirci Mehmet Efe; Merhum Celal Bayar'a 30.11.1933 tarihinde gönderdiği fotoğrafı. '' Pek Muhterem Mahmut Celal beyefendiye, 30.11.1933
"TC Çağrı PALA" tarafından Facebook sayfamıza eklenmiştir.
Sizlerde Efelerimiz ile ilgili eski Efe fotoğraflarını sayfamızda paylaşabilirsiniz.
Demirci Mehmet Efe'nin Merhum Celal Bayar'a 30.11.1933 tarihinde gönderdiği fotoğrafı.
''Pek Muhterem Mahmut Celal beyefendiye", 30.11.1933
Efe Resimleri - Efe Fotoğrafları - Demirci Mehmet Efe Fotoğrafları - Milli Mücadele Kahramanları Fotoğrafları
Tweet |
-Sizlerinde mutlaka Demirci Mehmet Efe için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
DEMİRCİ MEHMET EFE FOTOĞRAFI / EFELER HAKKINDA BİLGİLER / AYDIN BÜYÜKŞEHİR VE İLÇELERİ
DEMİRCİ MEHMET EFE FOTOĞRAFI
Demirci Mehmet Efe; Merhum Celal Bayar'a 30.11.1933 tarihinde gönderdiği fotoğrafı. '' Pek Muhterem Mahmut Celal beyefendiye, 30.11.1933
Demirci Mehmet Efe; Merhum Celal Bayar'a 30.11.1933 tarihinde gönderdiği fotoğrafı. '' Pek Muhterem Mahmut Celal beyefendiye, 30.11.1933
DEMİRCİ MEHMET EFE CENAZE TÖRENİ / EFE FOTOĞRAFLARI / EFELER HAKKINDA BİLGİLER / AYDIN BÜYÜKŞEHİR VE İLÇELERİ
DEMİRCİ MEHMET EFE
Bu Mahşeri Kalabalık. '' Cumhuriyet Asrının son Yiğidi'' ( EFESİ) için meydandadır. '' Demirci Mehmet Efe '' !!
(6 Şubat 1961) Cenaze Töreni.
( Celal Bayar Arşivi, 18 No.lu Demirci Efe Dosyası)
"TC Çağrı Pala" tarafından facebook sayfamıza eklenmiştir.
Söz Sizde
-Sizlerinde mutlaka Demirci Mehmet Efe için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
Bu Mahşeri Kalabalık. '' Cumhuriyet Asrının son Yiğidi'' ( EFESİ) için meydandadır. '' Demirci Mehmet Efe '' !!
(6 Şubat 1961) Cenaze Töreni.
( Celal Bayar Arşivi, 18 No.lu Demirci Efe Dosyası)
"TC Çağrı Pala" tarafından facebook sayfamıza eklenmiştir.
Demirci Mehmet Efe
Cenaze Töreni Fotoğrafı
6 Şubat 1961
Sizlerde facebook sayfamıza Efelerimiz ile ilgili fotoğraflarınızı paylaşabilirsiniz.
Efeler hakkında bilgiler - Efe fotoğrafları - Efe resimleri - Aydın Efeleri - Aydınlı Efeler - Milli Mücadele Efeleri
Tweet |
-Sizlerinde mutlaka Demirci Mehmet Efe için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
DEMİRCİ MEHMET EFE CENAZE TÖRENİ / EFE FOTOĞRAFLARI / EFELER HAKKINDA BİLGİLER / AYDIN BÜYÜKŞEHİR VE İLÇELERİ
DEMİRCİ MEHMET EFE
Bu Mahşeri Kalabalık. '' Cumhuriyet Asrının son Yiğidi'' ( EFESİ) için meydandadır. '' Demirci Mehmet Efe '' !!
(6 Şubat 1961) Cenaze Töreni.
( Celal Bayar Arşivi, 18 No.lu Demirci Efe Dosyası)
Bu Mahşeri Kalabalık. '' Cumhuriyet Asrının son Yiğidi'' ( EFESİ) için meydandadır. '' Demirci Mehmet Efe '' !!
(6 Şubat 1961) Cenaze Töreni.
( Celal Bayar Arşivi, 18 No.lu Demirci Efe Dosyası)
KINOĞLU SÜLEYMAN EFE / DEMİRCİ MEHMET EFE BAŞ ZEYBEĞİ / EFELER HAKKINDA BİLGİLER / EFE FOTOĞRAFLARI
DEMİRCİ MEHMET EFE BAŞ ZEYBEĞİ
KINOĞLU SÜLEYMAN EFE
Nazilli Kızılcaköylü;'' Kınoğlu Süleyman EFE '' ( Demirci Mehmet Efe'nin Baş kızanı Sökeli Ali Efe'nin Baş zeybeği olan Yiğitler Yiğidi insana Rahmet olsun
(Fotoğraf Aile Arşivi: Kağan Eröz)
"TC Çağrı Pala" tarafından Facebook sayfamıza eklenmiştir.
Sizlerde facebook sayfamızda eski kızan, zeybek ve efe fotoğraflarınızı paylaşabilirsiniz...
Söz Sizde
-Sizlerinde mutlaka Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
KINOĞLU SÜLEYMAN EFE
Nazilli Kızılcaköylü;'' Kınoğlu Süleyman EFE '' ( Demirci Mehmet Efe'nin Baş kızanı Sökeli Ali Efe'nin Baş zeybeği olan Yiğitler Yiğidi insana Rahmet olsun
(Fotoğraf Aile Arşivi: Kağan Eröz)
"TC Çağrı Pala" tarafından Facebook sayfamıza eklenmiştir.
Sizlerde facebook sayfamızda eski kızan, zeybek ve efe fotoğraflarınızı paylaşabilirsiniz...
Demirci Mehmet Efe Baş Zeybeği
Kınoğlu Süleyman Efe
Efe Resimleri - Efe Fotoğrafları - Efeler Hakkında Bilgiler - Aydın Efeleri
Tweet |
-Sizlerinde mutlaka Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
KINOĞLU SÜLEYMAN EFE / DEMİRCİ MEHMET EFE BAŞ ZEYBEĞİ / EFELER HAKKINDA BİLGİLER / EFE FOTOĞRAFLARI
DEMİRCİ MEHMET EFE BAŞ ZEYBEĞİ
KINOĞLU SÜLEYMAN EFE
Nazilli Kızılcaköylü;'' Kınoğlu Süleyman EFE '' ( Demirci Mehmet Efe'nin Baş kızanı Sökeli Ali Efe'nin Baş zeybeği olan Yiğitler Yiğidi insana Rahmet olsun
(Fotoğraf Aile Arşivi: Kağan Eröz)
"TC Çağrı Pala" tarafından Facebook sayfamıza eklenmiştir.
KINOĞLU SÜLEYMAN EFE
Nazilli Kızılcaköylü;'' Kınoğlu Süleyman EFE '' ( Demirci Mehmet Efe'nin Baş kızanı Sökeli Ali Efe'nin Baş zeybeği olan Yiğitler Yiğidi insana Rahmet olsun
(Fotoğraf Aile Arşivi: Kağan Eröz)
"TC Çağrı Pala" tarafından Facebook sayfamıza eklenmiştir.
EFELER HAKKINDA BİLGİLER ZURNACI ALİ EFE / AYDIN BÜYÜKŞEHİR VE İLÇELERİ
Milli Mücadele'nin Kazanılmasında Yiğitlik gösteren Efeler den Karacasulu Zurnacı Ali Efe'ye ait çalışma. Zurnacı Ali Efe; Demirci Mehmet Efe'nin Baş zeybeklerindendir. 1955- 1965 seneleri arasında Salih Alpbaz Beğin Görüşmelerinden elde edilen evraklar üzerinde değerlendirme... Çağrı PALA
Söz Sizde
-Sizlerinde mutlaka Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
Tweet |
-Sizlerinde mutlaka Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
-Facebook dışında yorum yapmak isteyenler alt bölümdeki yorum alanına YORUMLAMA BİÇİNİNİ ANONİM seçerek üye olmadan yorum bırakabilirler
EFELER HAKKINDA BİLGİLER ZURNACI ALİ EFE / AYDIN BÜYÜKŞEHİR VE İLÇELERİ
Milli Mücadele'nin Kazanılmasında Yiğitlik gösteren Efeler den Karacasulu Zurnacı Ali Efe'ye ait çalışma. Zurnacı Ali Efe; Demirci Mehmet Efe'nin Baş zeybeklerindendir. 1955- 1965 seneleri arasında Salih Alpbaz Beğin Görüşmelerinden elde edilen evraklar üzerinde değerlendirme... Çağrı PALA
EFELER HAKKINDA YAZILAR / DEMİRCİ MEHMET EFE
30 Kasım 1919
Sizlerinde mutlaka Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
EFELER HAKKINDA YAZILAR / DEMİRCİ MEHMET EFE
30 Kasım 1919
ATATÜRK'ÜN EFELERE GÖNDERDİĞİ TELGRAFI
“Ankara, 11 Haziran 1920"
Aydın ve Havalisi Kuvayi Milliye Umum Kumandanı Demirci Mehmet Efe kardeşime:
Kahraman efelerinizi size gönderiyorum. Aydın’ın bu doğru özlü ve fedakar evlatları, Bolu ve Düzce havalisinde memleketimizi gavurların esaretine düşürmeye çalışan hainleri pek kahramanca ve fedakarca bastırdılar. Vatanımıza büyük hizmetler ifa
ettiler. Allah iki cihanda aziz etsin. Kendilerine ve umum kumandanları olan zat-ı alinize Büyük Millet Meclisi’nin kalbi ve samimi teşekküratını takdim eder, gözlerinizden öperim. Kardeşim efendim...
İmza: Büyük Millet Meclisi Reisi
Mustafa Kemal
Tweet
Söz Sizde
Sizlerinde mutlaka Atatürk ve Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
Aydın ve Havalisi Kuvayi Milliye Umum Kumandanı Demirci Mehmet Efe kardeşime:
Kahraman efelerinizi size gönderiyorum. Aydın’ın bu doğru özlü ve fedakar evlatları, Bolu ve Düzce havalisinde memleketimizi gavurların esaretine düşürmeye çalışan hainleri pek kahramanca ve fedakarca bastırdılar. Vatanımıza büyük hizmetler ifa
ettiler. Allah iki cihanda aziz etsin. Kendilerine ve umum kumandanları olan zat-ı alinize Büyük Millet Meclisi’nin kalbi ve samimi teşekküratını takdim eder, gözlerinizden öperim. Kardeşim efendim...
İmza: Büyük Millet Meclisi Reisi
Mustafa Kemal
Sizlerinde mutlaka Atatürk ve Efelerimiz için söyleyecekleri vardır. Bunları bizimle paylaşırsanız memnun oluruz.
ATATÜRK'ÜN EFELERE GÖNDERDİĞİ TELGRAFI
“Ankara, 11 Haziran 1920"
Aydın ve Havalisi Kuvayi Milliye Umum Kumandanı Demirci Mehmet Efe kardeşime:
Kahraman efelerinizi size gönderiyorum. Aydın’ın bu doğru özlü ve fedakar evlatları, Bolu ve Düzce havalisinde memleketimizi gavurların esaretine düşürmeye çalışan hainleri pek kahramanca ve fedakarca bastırdılar. Vatanımıza büyük hizmetler ifa
Aydın ve Havalisi Kuvayi Milliye Umum Kumandanı Demirci Mehmet Efe kardeşime:
Kahraman efelerinizi size gönderiyorum. Aydın’ın bu doğru özlü ve fedakar evlatları, Bolu ve Düzce havalisinde memleketimizi gavurların esaretine düşürmeye çalışan hainleri pek kahramanca ve fedakarca bastırdılar. Vatanımıza büyük hizmetler ifa
DEMİRCİ MEHMET EFE / MUHİTTİN AKBEL YAZISI...
Demirci Mehmet Efe
Nazilli'deki değişimi anlatan yazım nedeniyle çok sayıda telefon aldım.
Özellikle Nazilli'nin tarihiyle hatırlanması, hatırlatılması, pek çok hemşehrimi mutlu etmiş.
Onlardan biri de Yurdal Yavaşoğlu...
İzmir'de yaşayan hemşehrim Yurdal Bey, 76 yaşında.
Efelerin efesi Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe'yi tanımış, onların anılarıyla büyümüş.
Yurdal Bey, babasının Uzun Çarşı'daki manifaturacı dükkanına konuk olan iki efe ile ilgili anılarını anlatıyor:
<!-more->
"Yörük Ali Efe'nin ayağı kesikti. İki hamalı vardı. Biri sırtına alır, öteki Efe'yi koltuğa oturturdu. Yörük Ali Efe, her perşembe günü babamın dükkanına gelir, kahvesini içerdi. Uzun uzun sohbetler ederlerdi. Ben de kulak kabartırdım. Savaşta yaşadıklarını anlatırken, adeta o günleri tekrar yaşardı. Beni yanına çağırır, derslerimi sorardı. 'Baban gibi efendi ol, çalış ol' diye nasihat ederdi."
Demirci Mehmet Efe ile ilgili hatıralarını da şöyle anlatıyor Yurdal Bey:
"Demirci Mehmet Efe, perşembe dışında, haftanın bir günü dükkanımıza misafir olurdu. Çünkü Yörük Ali Efe ile karşılaşmak istemezdi. Bizim mağazadan alışverişini yapar, efelik günlerini yad ederdi. Babamın vefatına (1957) kadar görüştük. Çok mert, çok sevilen, sayılan biriydi. İki efe de toriterdi, sert adamlardı."
***
Bu anı da, Nazilli'ye polis olarak gelmiş, bu kente aşık olmuş, tarihini karıştırıp 4 ciltlik "Demirci Mehmet Efe" adlı kitabını yazan, tarih yazarı İbrahim Kiraz'dan...
......
Milli mücadelede sadece Ege'yi değil, yurdun pek çok yerini kızanlarıyla birlikte savunmayı görev bilen Demirci Mehmet Efe, zamanı geldiğinde kenara çekilmeyi de bilmiştir.
Ulu Önder Atatürk, Nazilli ziyaretinde, Demirci Mehmet Efe ve kızanlarıyla buluşur, Milli Mücadele'ye katkılarından dolayı onları kutlar.
Atatürk, Efe'ye maaş bağlamak istediğini söyler:
"Vatanın kurtarılmasında çok emeğin geçti Efem, bu maaş senin hakkındır."
Demirci Mehmet Efe, bir anda parlar.
Atatürk, büyük öfke karşısında şaşkınlık içindedir.
"Sarı Kemal Sarı Kemal!" diye bağırır Demirci Efe:
"Biz bu vatanı, maaş alalım diye kurtarmadık. Eğer devletimizin parası varsa, Nazilli'ye bir fabrika açın, insanlar çalışıp ekmek yesin, ülke ekonomisi kalkınsın."
Atatürk, bu sözler karşısında çok duygulanır.
Ankara'ya döner dönmez, 11 Temmuz 1933'te, Sümerbank Kanunu'nu çıkartır, talimat verir, Nazilli Basma Fabrikası'nın temeli atılır.
9 Ekim 1937'de fabrikanın kurdelesini kesen Atatürk, Demirci Mehmet Efe'ye, fikir babalığından dolayı defalarca teşekkür eder.
Demirci Mehmet Efe sayesinde on binlerce insan, 66 yıl boyunca o fabrikanın ekmeğini yedi.
Gerçi hızla ilerleyen teknolojik gelişmeye ayak uyduramayan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası, adına türkülerin yakıldığı o tarihi basmayı üretemez oldu, kapandı gitti.
Geriye Mustafa Kemal Atatürk ve Demirci Mehmet Efe'nin anıları kaldı.
Tweet
Nazilli'deki değişimi anlatan yazım nedeniyle çok sayıda telefon aldım.
Özellikle Nazilli'nin tarihiyle hatırlanması, hatırlatılması, pek çok hemşehrimi mutlu etmiş.
Onlardan biri de Yurdal Yavaşoğlu...
İzmir'de yaşayan hemşehrim Yurdal Bey, 76 yaşında.
Efelerin efesi Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe'yi tanımış, onların anılarıyla büyümüş.
Yurdal Bey, babasının Uzun Çarşı'daki manifaturacı dükkanına konuk olan iki efe ile ilgili anılarını anlatıyor:
<!-more->
"Yörük Ali Efe'nin ayağı kesikti. İki hamalı vardı. Biri sırtına alır, öteki Efe'yi koltuğa oturturdu. Yörük Ali Efe, her perşembe günü babamın dükkanına gelir, kahvesini içerdi. Uzun uzun sohbetler ederlerdi. Ben de kulak kabartırdım. Savaşta yaşadıklarını anlatırken, adeta o günleri tekrar yaşardı. Beni yanına çağırır, derslerimi sorardı. 'Baban gibi efendi ol, çalış ol' diye nasihat ederdi."
Demirci Mehmet Efe ile ilgili hatıralarını da şöyle anlatıyor Yurdal Bey:
"Demirci Mehmet Efe, perşembe dışında, haftanın bir günü dükkanımıza misafir olurdu. Çünkü Yörük Ali Efe ile karşılaşmak istemezdi. Bizim mağazadan alışverişini yapar, efelik günlerini yad ederdi. Babamın vefatına (1957) kadar görüştük. Çok mert, çok sevilen, sayılan biriydi. İki efe de toriterdi, sert adamlardı."
***
Bu anı da, Nazilli'ye polis olarak gelmiş, bu kente aşık olmuş, tarihini karıştırıp 4 ciltlik "Demirci Mehmet Efe" adlı kitabını yazan, tarih yazarı İbrahim Kiraz'dan...
......
Milli mücadelede sadece Ege'yi değil, yurdun pek çok yerini kızanlarıyla birlikte savunmayı görev bilen Demirci Mehmet Efe, zamanı geldiğinde kenara çekilmeyi de bilmiştir.
Ulu Önder Atatürk, Nazilli ziyaretinde, Demirci Mehmet Efe ve kızanlarıyla buluşur, Milli Mücadele'ye katkılarından dolayı onları kutlar.
Atatürk, Efe'ye maaş bağlamak istediğini söyler:
"Vatanın kurtarılmasında çok emeğin geçti Efem, bu maaş senin hakkındır."
Demirci Mehmet Efe, bir anda parlar.
Atatürk, büyük öfke karşısında şaşkınlık içindedir.
"Sarı Kemal Sarı Kemal!" diye bağırır Demirci Efe:
"Biz bu vatanı, maaş alalım diye kurtarmadık. Eğer devletimizin parası varsa, Nazilli'ye bir fabrika açın, insanlar çalışıp ekmek yesin, ülke ekonomisi kalkınsın."
Atatürk, bu sözler karşısında çok duygulanır.
Ankara'ya döner dönmez, 11 Temmuz 1933'te, Sümerbank Kanunu'nu çıkartır, talimat verir, Nazilli Basma Fabrikası'nın temeli atılır.
9 Ekim 1937'de fabrikanın kurdelesini kesen Atatürk, Demirci Mehmet Efe'ye, fikir babalığından dolayı defalarca teşekkür eder.
Demirci Mehmet Efe sayesinde on binlerce insan, 66 yıl boyunca o fabrikanın ekmeğini yedi.
Gerçi hızla ilerleyen teknolojik gelişmeye ayak uyduramayan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası, adına türkülerin yakıldığı o tarihi basmayı üretemez oldu, kapandı gitti.
Geriye Mustafa Kemal Atatürk ve Demirci Mehmet Efe'nin anıları kaldı.
DEMİRCİ MEHMET EFE / MUHİTTİN AKBEL YAZISI...
Demirci Mehmet Efe
Nazilli'deki değişimi anlatan yazım nedeniyle çok sayıda telefon aldım.
Özellikle Nazilli'nin tarihiyle hatırlanması, hatırlatılması, pek çok hemşehrimi mutlu etmiş.
Onlardan biri de Yurdal Yavaşoğlu...
İzmir'de yaşayan hemşehrim Yurdal Bey, 76 yaşında.
Efelerin efesi Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe'yi tanımış, onların anılarıyla büyümüş.
Yurdal Bey, babasının Uzun Çarşı'daki manifaturacı dükkanına konuk olan iki efe ile ilgili anılarını anlatıyor:
Nazilli'deki değişimi anlatan yazım nedeniyle çok sayıda telefon aldım.
Özellikle Nazilli'nin tarihiyle hatırlanması, hatırlatılması, pek çok hemşehrimi mutlu etmiş.
Onlardan biri de Yurdal Yavaşoğlu...
İzmir'de yaşayan hemşehrim Yurdal Bey, 76 yaşında.
Efelerin efesi Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe'yi tanımış, onların anılarıyla büyümüş.
Yurdal Bey, babasının Uzun Çarşı'daki manifaturacı dükkanına konuk olan iki efe ile ilgili anılarını anlatıyor:
MUHİTTİN AKBEL YAZISI / YILIN VATANDAŞI
"Milliyet Ege yazarlarından Sn. Muhittin Akbel'in Yılın Vatandaşı başlıklı 10.05.2011 tarihli yazısı..."
Yılın vatandaşı
11 Mayıs 2011
Fatma Kurul, 78 yaşında...
Nazilli’de yılın annesi...
Ellerinden öpüyorum memleketimin bu güzel annesinin...
Fatma Ana, 18 yaşındayken doğurduğu, 6 aylıkken yanlış iğne sonucu felç olan kızı Yüksel’i tam 60 yıldır gözü gibi bakıyor.
Bir günden bir güne isyan etmemiş, üzerine titremiş yavrusunun...
Bu özelliğiyle yılın annesi seçilmeyi hak ediyor elbette Fatma Ana...
Geçenlerde Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, Kaymakam Caner Yıldız ve AKP Milletvekili Ahmet Ertürk, Fatma Nine’yi ziyaret ettiler.
Konu komşu, ilçenin ağır toplarının geleceği haberini duyunca, Fatma Nine’nin evine doluştular.
“Yılın annesi”ni kutladılar.
Yardım teklifinde bulundular.
Eşi rahmetli olmuş, kendisi 80’ine merdiven dayamış ama 60 yaşında yatalak kızına bakıyor.
Yardıma ihtiyacı vardır diye düşünmüşler.
Eksik olmasınlar.
Fatma Ana, yardım tekliflerini kabul etmedi.
Fatma Ana, milletin vekiline, devletin kaymakamına, şehrin belediye başkanına ne dedi biliyor musunuz?
“Allah’a şükür hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Devlet kızıma zaten maaş bağladı. Onu doğrudan hesabına yatırıyorum; yarın ben ölürsem, Yüksel’ime bakacak olanlara yük olmasın diye. Rahmetli eşim de bana Bağ-Kur maaşı bıraktı. Siz benim için düşündüğünüz yardımı, ihtiyacı olanlara verin.”
Bir kez daha şaşırdı bizimkiler.
Geçen haftalarda Nazilli’nin 95 yaşındaki ikizleri Esman Telliel ve Hediye Demirci kardeşlere de yardım teklif etmişler, onlar da reddetmişti. Hayretler içerisinde birbirlerine bakmışlardı o gün..
Bu devirde böyle bir itiraz, görülmüş değil.
Bir paket makarnaya, bir torba kömüre fit olup oyunu satanların yaşadığı Türkiye’de böyle insanları mumla değil, projektörle arasan bulamazsın.
Fatma Kurul, ülkemin nazar boncuğudur.
Nazilli’de doğup büyümüş biri olarak, toprağımın bu güzel insanıyla gururlanmaz mıyım?
Fatma Ana, yılın annesi...
Yılın annesinden öte, “yılın vatandaşı” Fatma Ana...
* * *
Fatma Kurul’un bu onurlu yaklaşımı, bana Demirci Mehmet Efe’nin Atatürk ile diyaloğunu aklıma düşürdü.
Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nda önemli sorumluluklar alan, Nazilli ve çevresini aslanlar gibi savunan Demirci Mehmet Efe’ye maaş bağlamak ister.
Demirci Efe, bu teklife çok bozulur:
“Sarı Kemal, sarı Kemal! Ben bu vatanı, bana maaş bağlansın diye savunmadım. Devletimizin parası çoksa, fabrika açın, insanlar çalışsın, ekmek yesin.”
Atatürk çok duygulanır. O gün karar verir, Nazilli Basma Fabrikası’nı kurmaya...
Kısa bir süre sonra Nazilli Basma Fabrikası’nın çarkları dönmeye başlar.
O büyük eserin mimarı, büyük efe Demirci Mehmet Efe’dir.
İşte benim güzel ilçemin insanları böyledir.
İyi vatandaştır.
Muhittin AKBEL'in Tüm Yazıları...
Muhittin AKBEL kimdir?
Tweet
Yılın vatandaşı
11 Mayıs 2011
Fatma Kurul, 78 yaşında...
Nazilli’de yılın annesi...
Ellerinden öpüyorum memleketimin bu güzel annesinin...
Fatma Ana, 18 yaşındayken doğurduğu, 6 aylıkken yanlış iğne sonucu felç olan kızı Yüksel’i tam 60 yıldır gözü gibi bakıyor.
Bir günden bir güne isyan etmemiş, üzerine titremiş yavrusunun...
Bu özelliğiyle yılın annesi seçilmeyi hak ediyor elbette Fatma Ana...
Geçenlerde Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, Kaymakam Caner Yıldız ve AKP Milletvekili Ahmet Ertürk, Fatma Nine’yi ziyaret ettiler.
Konu komşu, ilçenin ağır toplarının geleceği haberini duyunca, Fatma Nine’nin evine doluştular.
“Yılın annesi”ni kutladılar.
Yardım teklifinde bulundular.
Eşi rahmetli olmuş, kendisi 80’ine merdiven dayamış ama 60 yaşında yatalak kızına bakıyor.
Yardıma ihtiyacı vardır diye düşünmüşler.
Eksik olmasınlar.
Fatma Ana, yardım tekliflerini kabul etmedi.
Fatma Ana, milletin vekiline, devletin kaymakamına, şehrin belediye başkanına ne dedi biliyor musunuz?
“Allah’a şükür hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Devlet kızıma zaten maaş bağladı. Onu doğrudan hesabına yatırıyorum; yarın ben ölürsem, Yüksel’ime bakacak olanlara yük olmasın diye. Rahmetli eşim de bana Bağ-Kur maaşı bıraktı. Siz benim için düşündüğünüz yardımı, ihtiyacı olanlara verin.”
Bir kez daha şaşırdı bizimkiler.
Geçen haftalarda Nazilli’nin 95 yaşındaki ikizleri Esman Telliel ve Hediye Demirci kardeşlere de yardım teklif etmişler, onlar da reddetmişti. Hayretler içerisinde birbirlerine bakmışlardı o gün..
Bu devirde böyle bir itiraz, görülmüş değil.
Bir paket makarnaya, bir torba kömüre fit olup oyunu satanların yaşadığı Türkiye’de böyle insanları mumla değil, projektörle arasan bulamazsın.
Fatma Kurul, ülkemin nazar boncuğudur.
Nazilli’de doğup büyümüş biri olarak, toprağımın bu güzel insanıyla gururlanmaz mıyım?
Fatma Ana, yılın annesi...
Yılın annesinden öte, “yılın vatandaşı” Fatma Ana...
* * *
Fatma Kurul’un bu onurlu yaklaşımı, bana Demirci Mehmet Efe’nin Atatürk ile diyaloğunu aklıma düşürdü.
Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nda önemli sorumluluklar alan, Nazilli ve çevresini aslanlar gibi savunan Demirci Mehmet Efe’ye maaş bağlamak ister.
Demirci Efe, bu teklife çok bozulur:
“Sarı Kemal, sarı Kemal! Ben bu vatanı, bana maaş bağlansın diye savunmadım. Devletimizin parası çoksa, fabrika açın, insanlar çalışsın, ekmek yesin.”
Atatürk çok duygulanır. O gün karar verir, Nazilli Basma Fabrikası’nı kurmaya...
Kısa bir süre sonra Nazilli Basma Fabrikası’nın çarkları dönmeye başlar.
O büyük eserin mimarı, büyük efe Demirci Mehmet Efe’dir.
İşte benim güzel ilçemin insanları böyledir.
İyi vatandaştır.
Muhittin AKBEL'in Tüm Yazıları...
Muhittin AKBEL kimdir?
Tweet
MUHİTTİN AKBEL YAZISI / YILIN VATANDAŞI
"Milliyet Ege yazarlarından Sn. Muhittin Akbel'in Yılın Vatandaşı başlıklı 10.05.2011 tarihli yazısı..."
Yılın vatandaşı
11 Mayıs 2011
Fatma Kurul, 78 yaşında...
Nazilli’de yılın annesi...
Ellerinden öpüyorum memleketimin bu güzel annesinin...
Fatma Ana, 18 yaşındayken doğurduğu, 6 aylıkken yanlış iğne sonucu felç olan kızı Yüksel’i tam 60 yıldır gözü gibi bakıyor.
Bir günden bir güne isyan etmemiş, üzerine titremiş yavrusunun...
Bu özelliğiyle yılın annesi seçilmeyi hak ediyor elbette Fatma Ana...
Geçenlerde Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, Kaymakam Caner Yıldız ve AKP Milletvekili Ahmet Ertürk, Fatma Nine’yi ziyaret ettiler.
Konu komşu, ilçenin ağır toplarının geleceği haberini duyunca, Fatma Nine’nin evine doluştular.
“Yılın annesi”ni kutladılar.
Yardım teklifinde bulundular.
Eşi rahmetli olmuş, kendisi 80’ine merdiven dayamış ama 60 yaşında yatalak kızına bakıyor.
Yardıma ihtiyacı vardır diye düşünmüşler.
Eksik olmasınlar.
Fatma Ana, yardım tekliflerini kabul etmedi.
Fatma Ana, milletin vekiline, devletin kaymakamına, şehrin belediye başkanına ne dedi biliyor musunuz?
“Allah’a şükür hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Devlet kızıma zaten maaş bağladı. Onu doğrudan hesabına yatırıyorum; yarın ben ölürsem, Yüksel’ime bakacak olanlara yük olmasın diye. Rahmetli eşim de bana Bağ-Kur maaşı bıraktı. Siz benim için düşündüğünüz yardımı, ihtiyacı olanlara verin.”
Bir kez daha şaşırdı bizimkiler.
Geçen haftalarda Nazilli’nin 95 yaşındaki ikizleri Esman Telliel ve Hediye Demirci kardeşlere de yardım teklif etmişler, onlar da reddetmişti. Hayretler içerisinde birbirlerine bakmışlardı o gün..
Bu devirde böyle bir itiraz, görülmüş değil.
Bir paket makarnaya, bir torba kömüre fit olup oyunu satanların yaşadığı Türkiye’de böyle insanları mumla değil, projektörle arasan bulamazsın.
Fatma Kurul, ülkemin nazar boncuğudur.
Nazilli’de doğup büyümüş biri olarak, toprağımın bu güzel insanıyla gururlanmaz mıyım?
Fatma Ana, yılın annesi...
Yılın annesinden öte, “yılın vatandaşı” Fatma Ana...
* * *
Fatma Kurul’un bu onurlu yaklaşımı, bana Demirci Mehmet Efe’nin Atatürk ile diyaloğunu aklıma düşürdü.
Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nda önemli sorumluluklar alan, Nazilli ve çevresini aslanlar gibi savunan Demirci Mehmet Efe’ye maaş bağlamak ister.
Demirci Efe, bu teklife çok bozulur:
“Sarı Kemal, sarı Kemal! Ben bu vatanı, bana maaş bağlansın diye savunmadım. Devletimizin parası çoksa, fabrika açın, insanlar çalışsın, ekmek yesin.”
Atatürk çok duygulanır. O gün karar verir, Nazilli Basma Fabrikası’nı kurmaya...
Kısa bir süre sonra Nazilli Basma Fabrikası’nın çarkları dönmeye başlar.
O büyük eserin mimarı, büyük efe Demirci Mehmet Efe’dir.
İşte benim güzel ilçemin insanları böyledir.
İyi vatandaştır.
Muhittin AKBEL'in Tüm Yazıları...
Muhittin AKBEL kimdir?
Tweet
Yılın vatandaşı
11 Mayıs 2011
Fatma Kurul, 78 yaşında...
Nazilli’de yılın annesi...
Ellerinden öpüyorum memleketimin bu güzel annesinin...
Fatma Ana, 18 yaşındayken doğurduğu, 6 aylıkken yanlış iğne sonucu felç olan kızı Yüksel’i tam 60 yıldır gözü gibi bakıyor.
Bir günden bir güne isyan etmemiş, üzerine titremiş yavrusunun...
Bu özelliğiyle yılın annesi seçilmeyi hak ediyor elbette Fatma Ana...
Geçenlerde Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, Kaymakam Caner Yıldız ve AKP Milletvekili Ahmet Ertürk, Fatma Nine’yi ziyaret ettiler.
Konu komşu, ilçenin ağır toplarının geleceği haberini duyunca, Fatma Nine’nin evine doluştular.
“Yılın annesi”ni kutladılar.
Yardım teklifinde bulundular.
Eşi rahmetli olmuş, kendisi 80’ine merdiven dayamış ama 60 yaşında yatalak kızına bakıyor.
Yardıma ihtiyacı vardır diye düşünmüşler.
Eksik olmasınlar.
Fatma Ana, yardım tekliflerini kabul etmedi.
Fatma Ana, milletin vekiline, devletin kaymakamına, şehrin belediye başkanına ne dedi biliyor musunuz?
“Allah’a şükür hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Devlet kızıma zaten maaş bağladı. Onu doğrudan hesabına yatırıyorum; yarın ben ölürsem, Yüksel’ime bakacak olanlara yük olmasın diye. Rahmetli eşim de bana Bağ-Kur maaşı bıraktı. Siz benim için düşündüğünüz yardımı, ihtiyacı olanlara verin.”
Bir kez daha şaşırdı bizimkiler.
Geçen haftalarda Nazilli’nin 95 yaşındaki ikizleri Esman Telliel ve Hediye Demirci kardeşlere de yardım teklif etmişler, onlar da reddetmişti. Hayretler içerisinde birbirlerine bakmışlardı o gün..
Bu devirde böyle bir itiraz, görülmüş değil.
Bir paket makarnaya, bir torba kömüre fit olup oyunu satanların yaşadığı Türkiye’de böyle insanları mumla değil, projektörle arasan bulamazsın.
Fatma Kurul, ülkemin nazar boncuğudur.
Nazilli’de doğup büyümüş biri olarak, toprağımın bu güzel insanıyla gururlanmaz mıyım?
Fatma Ana, yılın annesi...
Yılın annesinden öte, “yılın vatandaşı” Fatma Ana...
* * *
Fatma Kurul’un bu onurlu yaklaşımı, bana Demirci Mehmet Efe’nin Atatürk ile diyaloğunu aklıma düşürdü.
Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nda önemli sorumluluklar alan, Nazilli ve çevresini aslanlar gibi savunan Demirci Mehmet Efe’ye maaş bağlamak ister.
Demirci Efe, bu teklife çok bozulur:
“Sarı Kemal, sarı Kemal! Ben bu vatanı, bana maaş bağlansın diye savunmadım. Devletimizin parası çoksa, fabrika açın, insanlar çalışsın, ekmek yesin.”
Atatürk çok duygulanır. O gün karar verir, Nazilli Basma Fabrikası’nı kurmaya...
Kısa bir süre sonra Nazilli Basma Fabrikası’nın çarkları dönmeye başlar.
O büyük eserin mimarı, büyük efe Demirci Mehmet Efe’dir.
İşte benim güzel ilçemin insanları böyledir.
İyi vatandaştır.
Muhittin AKBEL'in Tüm Yazıları...
Muhittin AKBEL kimdir?
Tweet
SÜMERBANK, ATATÜRK VE DEMİRCİ MEHMET EFE (MUHİTTİN AKBEL YAZISI...)
Her Aydınlı vatandaşın bir teşekkür borcu vardır, Sivaslı İbrahim Kiraz'a... Çünkü o, biz Aydınlıların yapmadığını veya yapamadığını yaptı. Efelerin efesi, Demirci Mehmet Efe'nin kitabını, Kurtuluş Savaşı günlerini ve öncesini yazarak bölgemizin tarihini yazdı.
Oysa böylesine şahane bir eseri yazmak, öncelikle biz Aydınlılara, Nazillililer düşerdi.
Eline sağlık İbrahim Kiraz, kalemine sağlık.
İbrahim Kiraz, Osmanlı İmparatorluğu'nun artık sallanmaya, paylaşılmaya başlandığı dönemde kaybolan güvenlik ve adaleti sağlayan Demirci Mehmet Efe'yi şiir tadında anlatıyor.
O Demirci Mehmet Efe ki, Kurtuluş Savaşı'nda başarılarından dolayı Yüce Atatürk'ün takdirlerini almıştır.
Demirci Mehmet Efe'nin yanı sıra kendi bölgesinde bir kahraman olan efeler de çıkmıştır o dönemde... Hepsini saygıyla anıyoruz.
Bir polis olarak geldiği Nazilli'de, Demirci Mehmet Efe hakkında dinlediği anılardan yola çıkarak Demirci Mehmet Efe'nin üç ciltlik kitabını yazan İbrahim Kiraz, artık bizden biri. Kendilerine “İbrahim Efe” desek, abartmış oluruz acaba?
Yazar, Efe'nin kızanlarının yaşadığı yerlerde aylarca, yıllarca yaptığı araştırmalar, elde ettiği belgeler ve Efe'nin, kızanlarının yakınlarının dinlediği anıları birleştirince, ortaya muhteşem bir belgesel çıkarmış.
KİTAPTAN BİR ANI
İşte o büyük eserin bir yerinde, Sümerbank Basma Fabrikası'nın kuruluş hikayesinden söz ediliyor.
Kurtuluş Savaşı'ndan zaferle çıkmışız ama yorgunuz. Yüce Atatürk, devrimlerini birbiri ardına hayata geçirirken, ekonomik hayatın da iyileştirilmesi için çaba harcıyordur.
Bu arada kızanlarıyla düşmanlara karşı büyük bir savaş veren efeleri de unutmaz Atatürk... Demirci Mehmet Efe'yi karşısına alır, onun kahramanlıklarını öve öve bitiremez.
Efe'ye maaş bağlamak isteyen Atatürk, hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaşır:
“Sarı Kemal, sarı Kemal... Bize maaş bağlansın diye savaşmadık. Biz vatan için çarpıştık, vatan için öldük. Memleketin parası çoksa, bir fabrika aç da insanlar çalışsın, ekmek parasını kazansın.”
Atatürk, kendisine “Paşam” veya “Atam” demeyen, “Sarı Kemal” diye hitap eden ufak tefek, koca yürekli ve vatanını her şeyin önünde tutan adama hiç kızmaz. Tam tersine çok duygulanır.
İşte o anda Nazilli Basma Fabrikası'nın kurulması fikri belirir Atatürk'ün kafasında.
Ankara'ya gider gitmez, Sümerbank konunu çıkartır. Tarih, 11 Temmuz 1933'tür.
Hemen Aşağı Nazilli'ye, Bozdoğan yolu üzerine Sümerbank Basma Fabrikası'nın temeli atılır. 9 Ekim 1937'de de fabrikayı açmaya gelir Yüce Atatürk...
Mustafa Kemal Atatürk de Demirci Mehmet Efe de bu büyük eserin meydana gelmesinden mutludur.
Bir dönem Türk ekonomisine damgasını vurdu Nazilli Basma Fabrikası... Hatta türküsü yapıldı, “Nazilli basmaları, Nazilli'de dokunur” diye başlayan sözlerle...
Oradan binlerce insan ekmek yedi.
Ya şimdi? Atatürk ve Demirci Mehmet Efe'nin mirası Sümerbank Basma Fabrikası'nın yerinde üniversite var.
Üniversiteyi, pekala başka bir alana da kurabilirdik.
Peki o fabrika yaşatılamaz mıydı? Teknoloji ilerledikçe, oradaki makineler yenilemez miydi?
Bölge halkı, ekmek teknesi olarak gördüğü fabrikanın kurtarılması için neden ayaklanmadı?
Kentin yöneticileri, koskoca tarihi fabrika tükenirken, kan kaybederken neredeydi?
Devlet baba neredeydi ha, devlet baba?
İşadamlarımız, adı Sümerbank olmasa da o tesisin çalışması için neden adım atmadı?
Kısacası Atatürk'ün ve Demirci Mehmet Efe'nin kemiklerini sızlattık.
Artık Gıdıgıdı Yolu'ndan düdüğünü öttüre öttüre tren geçmiyor.
İşçilerin düğüne gider gibi gittiği fabrika yolunda vagonlardan yükselen türkülü yolculuklar yok artık.
Yazık, çok yazık.
Muhittin AKBEL kimdir?
Oysa böylesine şahane bir eseri yazmak, öncelikle biz Aydınlılara, Nazillililer düşerdi.
Eline sağlık İbrahim Kiraz, kalemine sağlık.
İbrahim Kiraz, Osmanlı İmparatorluğu'nun artık sallanmaya, paylaşılmaya başlandığı dönemde kaybolan güvenlik ve adaleti sağlayan Demirci Mehmet Efe'yi şiir tadında anlatıyor.
O Demirci Mehmet Efe ki, Kurtuluş Savaşı'nda başarılarından dolayı Yüce Atatürk'ün takdirlerini almıştır.
Demirci Mehmet Efe'nin yanı sıra kendi bölgesinde bir kahraman olan efeler de çıkmıştır o dönemde... Hepsini saygıyla anıyoruz.
Bir polis olarak geldiği Nazilli'de, Demirci Mehmet Efe hakkında dinlediği anılardan yola çıkarak Demirci Mehmet Efe'nin üç ciltlik kitabını yazan İbrahim Kiraz, artık bizden biri. Kendilerine “İbrahim Efe” desek, abartmış oluruz acaba?
Yazar, Efe'nin kızanlarının yaşadığı yerlerde aylarca, yıllarca yaptığı araştırmalar, elde ettiği belgeler ve Efe'nin, kızanlarının yakınlarının dinlediği anıları birleştirince, ortaya muhteşem bir belgesel çıkarmış.
KİTAPTAN BİR ANI
İşte o büyük eserin bir yerinde, Sümerbank Basma Fabrikası'nın kuruluş hikayesinden söz ediliyor.
Kurtuluş Savaşı'ndan zaferle çıkmışız ama yorgunuz. Yüce Atatürk, devrimlerini birbiri ardına hayata geçirirken, ekonomik hayatın da iyileştirilmesi için çaba harcıyordur.
Bu arada kızanlarıyla düşmanlara karşı büyük bir savaş veren efeleri de unutmaz Atatürk... Demirci Mehmet Efe'yi karşısına alır, onun kahramanlıklarını öve öve bitiremez.
Efe'ye maaş bağlamak isteyen Atatürk, hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaşır:
“Sarı Kemal, sarı Kemal... Bize maaş bağlansın diye savaşmadık. Biz vatan için çarpıştık, vatan için öldük. Memleketin parası çoksa, bir fabrika aç da insanlar çalışsın, ekmek parasını kazansın.”
Atatürk, kendisine “Paşam” veya “Atam” demeyen, “Sarı Kemal” diye hitap eden ufak tefek, koca yürekli ve vatanını her şeyin önünde tutan adama hiç kızmaz. Tam tersine çok duygulanır.
İşte o anda Nazilli Basma Fabrikası'nın kurulması fikri belirir Atatürk'ün kafasında.
Ankara'ya gider gitmez, Sümerbank konunu çıkartır. Tarih, 11 Temmuz 1933'tür.
Hemen Aşağı Nazilli'ye, Bozdoğan yolu üzerine Sümerbank Basma Fabrikası'nın temeli atılır. 9 Ekim 1937'de de fabrikayı açmaya gelir Yüce Atatürk...
Mustafa Kemal Atatürk de Demirci Mehmet Efe de bu büyük eserin meydana gelmesinden mutludur.
Bir dönem Türk ekonomisine damgasını vurdu Nazilli Basma Fabrikası... Hatta türküsü yapıldı, “Nazilli basmaları, Nazilli'de dokunur” diye başlayan sözlerle...
Oradan binlerce insan ekmek yedi.
Ya şimdi? Atatürk ve Demirci Mehmet Efe'nin mirası Sümerbank Basma Fabrikası'nın yerinde üniversite var.
Üniversiteyi, pekala başka bir alana da kurabilirdik.
Peki o fabrika yaşatılamaz mıydı? Teknoloji ilerledikçe, oradaki makineler yenilemez miydi?
Bölge halkı, ekmek teknesi olarak gördüğü fabrikanın kurtarılması için neden ayaklanmadı?
Kentin yöneticileri, koskoca tarihi fabrika tükenirken, kan kaybederken neredeydi?
Devlet baba neredeydi ha, devlet baba?
İşadamlarımız, adı Sümerbank olmasa da o tesisin çalışması için neden adım atmadı?
Kısacası Atatürk'ün ve Demirci Mehmet Efe'nin kemiklerini sızlattık.
Artık Gıdıgıdı Yolu'ndan düdüğünü öttüre öttüre tren geçmiyor.
İşçilerin düğüne gider gibi gittiği fabrika yolunda vagonlardan yükselen türkülü yolculuklar yok artık.
Yazık, çok yazık.
Muhittin AKBEL kimdir?
SÜMERBANK, ATATÜRK VE DEMİRCİ MEHMET EFE (MUHİTTİN AKBEL YAZISI...)
Her Aydınlı vatandaşın bir teşekkür borcu vardır, Sivaslı İbrahim Kiraz'a... Çünkü o, biz Aydınlıların yapmadığını veya yapamadığını yaptı. Efelerin efesi, Demirci Mehmet Efe'nin kitabını, Kurtuluş Savaşı günlerini ve öncesini yazarak bölgemizin tarihini yazdı.
Oysa böylesine şahane bir eseri yazmak, öncelikle biz Aydınlılara, Nazillililer düşerdi.
Eline sağlık İbrahim Kiraz, kalemine sağlık.
İbrahim Kiraz, Osmanlı İmparatorluğu'nun artık sallanmaya, paylaşılmaya başlandığı dönemde kaybolan güvenlik ve adaleti sağlayan Demirci Mehmet Efe'yi şiir tadında anlatıyor.
O Demirci Mehmet Efe ki, Kurtuluş Savaşı'nda başarılarından dolayı Yüce Atatürk'ün takdirlerini almıştır.
Demirci Mehmet Efe'nin yanı sıra kendi bölgesinde bir kahraman olan efeler de çıkmıştır o dönemde... Hepsini saygıyla anıyoruz.
Bir polis olarak geldiği Nazilli'de, Demirci Mehmet Efe hakkında dinlediği anılardan yola çıkarak Demirci Mehmet Efe'nin üç ciltlik kitabını yazan İbrahim Kiraz, artık bizden biri. Kendilerine “İbrahim Efe” desek, abartmış oluruz acaba?
Yazar, Efe'nin kızanlarının yaşadığı yerlerde aylarca, yıllarca yaptığı araştırmalar, elde ettiği belgeler ve Efe'nin, kızanlarının yakınlarının dinlediği anıları birleştirince, ortaya muhteşem bir belgesel çıkarmış.
KİTAPTAN BİR ANI
İşte o büyük eserin bir yerinde, Sümerbank Basma Fabrikası'nın kuruluş hikayesinden söz ediliyor.
Kurtuluş Savaşı'ndan zaferle çıkmışız ama yorgunuz. Yüce Atatürk, devrimlerini birbiri ardına hayata geçirirken, ekonomik hayatın da iyileştirilmesi için çaba harcıyordur.
Bu arada kızanlarıyla düşmanlara karşı büyük bir savaş veren efeleri de unutmaz Atatürk... Demirci Mehmet Efe'yi karşısına alır, onun kahramanlıklarını öve öve bitiremez.
Efe'ye maaş bağlamak isteyen Atatürk, hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaşır:
“Sarı Kemal, sarı Kemal... Bize maaş bağlansın diye savaşmadık. Biz vatan için çarpıştık, vatan için öldük. Memleketin parası çoksa, bir fabrika aç da insanlar çalışsın, ekmek parasını kazansın.”
Atatürk, kendisine “Paşam” veya “Atam” demeyen, “Sarı Kemal” diye hitap eden ufak tefek, koca yürekli ve vatanını her şeyin önünde tutan adama hiç kızmaz. Tam tersine çok duygulanır.
İşte o anda Nazilli Basma Fabrikası'nın kurulması fikri belirir Atatürk'ün kafasında.
Ankara'ya gider gitmez, Sümerbank konunu çıkartır. Tarih, 11 Temmuz 1933'tür.
Hemen Aşağı Nazilli'ye, Bozdoğan yolu üzerine Sümerbank Basma Fabrikası'nın temeli atılır. 9 Ekim 1937'de de fabrikayı açmaya gelir Yüce Atatürk...
Mustafa Kemal Atatürk de Demirci Mehmet Efe de bu büyük eserin meydana gelmesinden mutludur.
Bir dönem Türk ekonomisine damgasını vurdu Nazilli Basma Fabrikası... Hatta türküsü yapıldı, “Nazilli basmaları, Nazilli'de dokunur” diye başlayan sözlerle...
Oradan binlerce insan ekmek yedi.
Ya şimdi? Atatürk ve Demirci Mehmet Efe'nin mirası Sümerbank Basma Fabrikası'nın yerinde üniversite var.
Üniversiteyi, pekala başka bir alana da kurabilirdik.
Peki o fabrika yaşatılamaz mıydı? Teknoloji ilerledikçe, oradaki makineler yenilemez miydi?
Bölge halkı, ekmek teknesi olarak gördüğü fabrikanın kurtarılması için neden ayaklanmadı?
Kentin yöneticileri, koskoca tarihi fabrika tükenirken, kan kaybederken neredeydi?
Devlet baba neredeydi ha, devlet baba?
İşadamlarımız, adı Sümerbank olmasa da o tesisin çalışması için neden adım atmadı?
Kısacası Atatürk'ün ve Demirci Mehmet Efe'nin kemiklerini sızlattık.
Artık Gıdıgıdı Yolu'ndan düdüğünü öttüre öttüre tren geçmiyor.
İşçilerin düğüne gider gibi gittiği fabrika yolunda vagonlardan yükselen türkülü yolculuklar yok artık.
Yazık, çok yazık.
Muhittin AKBEL kimdir?
Oysa böylesine şahane bir eseri yazmak, öncelikle biz Aydınlılara, Nazillililer düşerdi.
Eline sağlık İbrahim Kiraz, kalemine sağlık.
İbrahim Kiraz, Osmanlı İmparatorluğu'nun artık sallanmaya, paylaşılmaya başlandığı dönemde kaybolan güvenlik ve adaleti sağlayan Demirci Mehmet Efe'yi şiir tadında anlatıyor.
O Demirci Mehmet Efe ki, Kurtuluş Savaşı'nda başarılarından dolayı Yüce Atatürk'ün takdirlerini almıştır.
Demirci Mehmet Efe'nin yanı sıra kendi bölgesinde bir kahraman olan efeler de çıkmıştır o dönemde... Hepsini saygıyla anıyoruz.
Bir polis olarak geldiği Nazilli'de, Demirci Mehmet Efe hakkında dinlediği anılardan yola çıkarak Demirci Mehmet Efe'nin üç ciltlik kitabını yazan İbrahim Kiraz, artık bizden biri. Kendilerine “İbrahim Efe” desek, abartmış oluruz acaba?
Yazar, Efe'nin kızanlarının yaşadığı yerlerde aylarca, yıllarca yaptığı araştırmalar, elde ettiği belgeler ve Efe'nin, kızanlarının yakınlarının dinlediği anıları birleştirince, ortaya muhteşem bir belgesel çıkarmış.
KİTAPTAN BİR ANI
İşte o büyük eserin bir yerinde, Sümerbank Basma Fabrikası'nın kuruluş hikayesinden söz ediliyor.
Kurtuluş Savaşı'ndan zaferle çıkmışız ama yorgunuz. Yüce Atatürk, devrimlerini birbiri ardına hayata geçirirken, ekonomik hayatın da iyileştirilmesi için çaba harcıyordur.
Bu arada kızanlarıyla düşmanlara karşı büyük bir savaş veren efeleri de unutmaz Atatürk... Demirci Mehmet Efe'yi karşısına alır, onun kahramanlıklarını öve öve bitiremez.
Efe'ye maaş bağlamak isteyen Atatürk, hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaşır:
“Sarı Kemal, sarı Kemal... Bize maaş bağlansın diye savaşmadık. Biz vatan için çarpıştık, vatan için öldük. Memleketin parası çoksa, bir fabrika aç da insanlar çalışsın, ekmek parasını kazansın.”
Atatürk, kendisine “Paşam” veya “Atam” demeyen, “Sarı Kemal” diye hitap eden ufak tefek, koca yürekli ve vatanını her şeyin önünde tutan adama hiç kızmaz. Tam tersine çok duygulanır.
İşte o anda Nazilli Basma Fabrikası'nın kurulması fikri belirir Atatürk'ün kafasında.
Ankara'ya gider gitmez, Sümerbank konunu çıkartır. Tarih, 11 Temmuz 1933'tür.
Hemen Aşağı Nazilli'ye, Bozdoğan yolu üzerine Sümerbank Basma Fabrikası'nın temeli atılır. 9 Ekim 1937'de de fabrikayı açmaya gelir Yüce Atatürk...
Mustafa Kemal Atatürk de Demirci Mehmet Efe de bu büyük eserin meydana gelmesinden mutludur.
Bir dönem Türk ekonomisine damgasını vurdu Nazilli Basma Fabrikası... Hatta türküsü yapıldı, “Nazilli basmaları, Nazilli'de dokunur” diye başlayan sözlerle...
Oradan binlerce insan ekmek yedi.
Ya şimdi? Atatürk ve Demirci Mehmet Efe'nin mirası Sümerbank Basma Fabrikası'nın yerinde üniversite var.
Üniversiteyi, pekala başka bir alana da kurabilirdik.
Peki o fabrika yaşatılamaz mıydı? Teknoloji ilerledikçe, oradaki makineler yenilemez miydi?
Bölge halkı, ekmek teknesi olarak gördüğü fabrikanın kurtarılması için neden ayaklanmadı?
Kentin yöneticileri, koskoca tarihi fabrika tükenirken, kan kaybederken neredeydi?
Devlet baba neredeydi ha, devlet baba?
İşadamlarımız, adı Sümerbank olmasa da o tesisin çalışması için neden adım atmadı?
Kısacası Atatürk'ün ve Demirci Mehmet Efe'nin kemiklerini sızlattık.
Artık Gıdıgıdı Yolu'ndan düdüğünü öttüre öttüre tren geçmiyor.
İşçilerin düğüne gider gibi gittiği fabrika yolunda vagonlardan yükselen türkülü yolculuklar yok artık.
Yazık, çok yazık.
Muhittin AKBEL kimdir?
MESUT ÇANKAYA YAZISI...
Mesut Çankaya'dan Aydın ve Efeler ile ilgili yazı, şiir ve araştırmalar yayınlamaya devam edeceğiz,
Aşağıdaki dörtlükler Facebook grubumuzdan alıntıdır.
Efenin torunu dedenin özü sözü birdi,
Namluya bir kez dokunur,elini çekmezdi,
Özünden olana gönlü geniş,
Düşman bellediğine merhametsizdi
Efenin Torunu deden YÖRÜK ALİ,
Yere yakın ama yüreği mangal idi,
Her yerden kendine nefer edindi,
Hiç biri Haktan yana ona ah etmedi..
Efenin torunu deden DEMİRCİ,
Giymedi giydirdi, yemedi yedirdi,
Ahaliden aldığı gücü,
Düşmana karşı bileklik etti.
Efenin torunu deden ÇAKIRCALI Ödemiş te idi,
Aydın'a indi,
Denizli de dinlendi,
Köyceğiz de demlendi.
Efenin torunu deden ATÇALI,
Önce Ali'yi gızan etti,
Sonra Hasan'a pes ettirdi,
Yetmedi Aydın'ı kendine vilayet etti...
Mesut ÇANKAYA
Mesut Çankaya'dan Aydın ve Efeler ile ilgili yazı, şiir ve araştırmalar yayınlamaya devam edeceğiz,
Yukarıdaki yazı ve dörtlük Facebook grubumuzdan alıntıdır.
Facebook Grubumuz;
"EFE" Torunuyuz, AYDIN Doğumluyuz!
Facebook Hayran Sayfamız;
EFE TORUNUYUZ, AYDIN DOĞUMLUYUZ…
Efenin torunu dedenin özü sözü birdi,
Namluya bir kez dokunur,elini çekmezdi,
Özünden olana gönlü geniş,
Düşman bellediğine merhametsizdi
Efenin Torunu deden YÖRÜK ALİ,
Yere yakın ama yüreği mangal idi,
Her yerden kendine nefer edindi,
Hiç biri Haktan yana ona ah etmedi..
Efenin torunu deden DEMİRCİ,
Giymedi giydirdi, yemedi yedirdi,
Ahaliden aldığı gücü,
Düşmana karşı bileklik etti.
Efenin torunu deden ÇAKIRCALI Ödemiş te idi,
Aydın'a indi,
Denizli de dinlendi,
Köyceğiz de demlendi.
Efenin torunu deden ATÇALI,
Önce Ali'yi gızan etti,
Sonra Hasan'a pes ettirdi,
Yetmedi Aydın'ı kendine vilayet etti...
Mesut ÇANKAYA
Mesut Çankaya'dan Aydın ve Efeler ile ilgili yazı, şiir ve araştırmalar yayınlamaya devam edeceğiz,
Yukarıdaki yazı ve dörtlük Facebook grubumuzdan alıntıdır.
Facebook Grubumuz;
"EFE" Torunuyuz, AYDIN Doğumluyuz!
Facebook Hayran Sayfamız;
EFE TORUNUYUZ, AYDIN DOĞUMLUYUZ…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)